Trade Psikolojisi: Borsa Düzeltme Dönemlerinde İnsan Psikolojisi Gözlemleri
Coffee Break Letters #011 - 07.06.2024
Herkese merhaba,
Trade deskimin etrafı ve odamın duvarları, trading ile ilgili farklı boyutlarda notlar, bilgi posterleri ve sürekli aklımda olması gereken temel öğeleri içeren çıktılar ile dolu. Sosyal medyada karşılaştığımız görseller ve kısa notlarla hazırlanan içeriklerin etkisi, uzun ve karışık yazılara göre çok daha fazla oluyor. En azından benim için bu böyle. Bu platformda üreteceğim içeriklerin bazılarını, benim gibi önemli notları basıp göz önünde tutmayı sevenler için poster veya görsel bilgi notları şeklinde hazırlıyorum. Uzun akışları okumaya üşenenler için de iyi olacaktır. Trade psikolojisi ile ilgili yazımı okuyabilir, hazırladığım görseli aşağıdan indirebilirsiniz...
Bana gelen soru ve yorumlardan anladığım kadarıyla, borsaların düzeltme süreçlerinde; düzeltmenin süresi ve yüzdesi arttıkça insanların gardları daha hızlı düşmeye başlıyor ve içine girdikleri bu psikoloji, onları normal zamanlarda yapmayacakları hataları yapmaya zorluyor. Bu psikolojiyi yönetemeden de maalesef trader/yatırımcı olunamıyor. Her zaman söylediğim gibi, ne kadar iyi bir teknik veya temel analist olursanız olun, riski ve psikolojiyi yönetemediğiniz sürece hep bir şeyler eksik kalacak.
İnsan psikolojisi ile düzeltmeler arasındaki bu karmaşık etkileşimi incelememdeki en büyük amaç, tabii ki öncelikli olarak kendimi zayıf bulduğum bazı konularda geliştirebilmek ve bu çalkantılı zamanları daha iyi yönetebilmek için mevcut edinimlerime, farklı içgörüler ve stratejiler ekleyebilmekti. Bu yazının, bu psikolojiyi yaşayan/yaşamış herkes için önemli bakış açıları sunacağını düşünüyorum.
Finansal piyasalarda işlem yapmak yalnızca grafikleri ve rakamları analiz etmekten ibaret değildir; aynı zamanda insan psikolojisini anlamakla da ilgilidir. Eğer işiniz gerçekten trade ederek para kazanmaksa, bu işin en zorlu yönlerinden biri piyasa düzeltmeleri gerçekleşirken psikolojinizi güçlü tutarak farklı piyasalar arasında gezinip, trend olan piyasalardan kazanç sağlamaktır. İnsanlarla sosyal medyada kurduğum iletişimler sonucunda gördüğüm kadarıyla, düzeltme süreçleri farklı yatırımcılarda farklı duygu ve davranışlara neden olabiliyor.
Korku ve Açgözlülük Düzeltmeler sırasında piyasa davranışını yönlendiren iki temel duygu… Tuttuğum notların, sosyal medyadaki insan davranışlarının ve okuduğum kitaplardan çıkan sonuçların neredeyse tamamını bu iki duyguya bağlayabiliyorum. Fiyatlar pozisyonun veya öngörünün tersine gitmeye başladığında korku hakim oluyor ve o anki asli görevi kapitalini korumak olan trader, kayıpları sınırlamak yerine paniğe kapılarak olmayacak, yanlış kararlar veriyor. Diğer yandan, güçlü trend dönemlerinde açgözlülük irrasyonel coşkuya yol açarak traderın/yatırımcının aşırı değerlenmiş ve düzeltmede sert geri çekilmeler yapan varlıkları, sürü psikolojisine kapılarak satın almasına neden olabiliyor. (Bu noktada bir konunun altını çizmek istiyorum. Bu gözlemler yapılırken "Bilgisizlik" kavramı göz ardı edilmiştir ve incelenen herkesin belirli bir seviyede trade bilgisi olduğu varsayımı yapılmıştır. Aksi takdirde bir sonuca ulaşmam için çok daha detaylı ve uzun çalışmalar gerekir.) Bu iki duyguyu tanımak ve yönetebilmek, tradingde rasyonel ve sürdürülebilir bir yaklaşım için çok önemli. Kayıp yaşadığınız ve yanlış kararlar verdiğiniz zamanlarda tuşa basmadan önceki duygunuzu düşünün, göreceksiniz ki kuvvetle muhtemel o an bu iki duygudan birini yaşadınız; ve olması gerekenin aksine, siz onu değil o an o duygu sizi yönetiyordu. Bir dahaki sefere tuşa basmadan önce kendinize şunu sorun: Benim bu tuşa basma nedenim bütün bildiklerimi, öngörülerimi ve en önemlisi belirli bir disiplin çerçevesinde yönetmeye çalıştığım trade stratejimi hiçe sayıp, kaybetmekten korktuğum için ve/veya açgözlülükten dolayı olabilir mi? Cevabınız hayırsa çok güzel. Birinci aşamayı geçtiniz.
Önyargılar İnsan psikolojisi, muhakeme yeteneğini zayıflatıp, bulanıklaştırabilen ve düzeltmeler sırasında kötü kararlar alınmasına yol açabilen önyargılarla dolu. (Aslında bunun için "bilişsel önyargı" kavramı kullanılıyor ama bana çok havalı bir ifade olarak geldiği için ben sadece "Önyargı" olarak kullanmaya devam ediyorum. Bu konunun derinlerine girmek isteyenler için önerebileceğim kitap, Daniel Kahneman’ın "Thinking, Fast and Slow" kitabı.) Benim gördüğüm kadarıyla burada insan psikolojisini ele geçiren en net konu, yine bu kitaptan aldığım "Doğrulama Yanlılığı" kavramı. Bu kavramı biraz açmak gerekirse; traderın karar vermekte zorlandığı, arada kaldığı zamanlarda çelişkili kanıtları göz ardı ederken odaklandığı konuda mevcut inançlarını doğrulayan bilgileri aramalarıdır olarak özetleyebilirim. Traderlardan farklı olarak kendini yatırımcı olarak tanımlayan kişilerde gördüğüm eğilim ise, kayıptan kaçınma önyargısı… Bu önyargı, yatırımcıların kazançlardan ziyade kayıplardan orantısız bir şekilde korkmasına ve potansiyel olarak düzeltmeler sırasında erken satış yapmalarına neden oluyor. Yatırımcılar aslında pozisyonu açarken önyargıları kabul ederek, daha objektif ve rasyonel kararlar alabilecekken, "Doğrulama Yanlılığı" girdabına kapılarak boğuluyorlar. Burada aslında işin içine biraz da her insanın doğasında az ya da çok olan "EGO" kavramı da giriyor ama onun detayına daha önce girmiştim. Merak edenler için yazının sonuna linki bırakıyorum.
Düzeltmelerle Barışık Olmak Bu konuyla ilgili detaylı düşüncelerimi beni yakından takip edenler çok iyi biliyor. Ben, düzeltmelerin bir sonraki trendde en güçlü hareket edecek hisseleri tespit edebilmek için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Aslında volatilite, bilgili traderlar ve yatırımcılar için bir fırsat kaynağı. Psikolojiyi ayakta tutabilmek için çıkardığım temel sonuç, traderların volatiliteyi ahlar vahlar içinde karşılayıp, bir tehdit olarak görmek yerine, fiyat dalgalanmalarından faydalanma şansı olarak görmeleri ve finansal piyasaların bir gerçeği olduğunu kabul etmeleri gerektiğidir. Yatırımcılar ise uzun vadeli bir bakış açısı benimseyerek, çeşitlendirilmiş bir portföy sürdürmeleri (düzeltme dönemlerinde sıkıntı çekenler genellikle portföyünde 1-2 hisse taşıyanlar oluyor), kısa vadeli oynaklığın etkilerini azaltmakta yardımcı olacaktır ve yatırımcıların piyasa düzeltmelerini daha büyük bir esneklikle atlatmasına olanak tanıyacaktır.
Disiplin Disiplin, belki de bir yatırımcının piyasa düzeltmeleri sırasında sahip olabileceği en değerli özelliktir. Sonuçta hepimiz insanız; korku veya açgözlülükten kaynaklanan dürtüsel tepkilere yenik düşmek aslında çok kolaydır. Ancak disiplinli traderlar/yatırımcılar önceden belirlenmiş stratejilerine ve risk yönetimi ilkelerine bağlı kalarak psikolojilerini güçlü tutabiliyorlar. Açık ve net giriş - çıkış noktaları belirlemek, zararı kes emirlerine uymak ve duygusal karar vermekten kaçınmak, disiplinli tradingin en temel bileşenleridir. Sadece bu son cümlede yazdıklarımı bile yapabilen bir kişi, düzeltme süreçlerini nispeten çok daha rahat atlatabiliyor.
Destek ve Bakış Açısı Aramak "Trading"in benim de en çok sevdiğim özelliklerinden biri temelde tek başına yapılan bir iş olmasıdır. Ancak profesyonel olmayanlar için, mentorlardan destek ve bakış açısı istemek, düzeltmeler sırasında çok değerli rehberlik sağlayabiliyor. Dünyada belirli trading topluluklarıyla etkileşimde bulunmak, forumlara katılmak ve deneyimli yatırımcılarla iletişim kurmak, çalkantılı piyasa koşullarında yardımcı olacak yeni bilgiler ve alternatif bakış açıları sunabiliyor. Ek olarak, finans uzmanlarına veya çalıştığınız aracı kurumların araştırma birimlerine danışmak, düzeltmeler sırasında duyguları yönetme ve zihinsel sağlığı koruma konusunda değerli bir bakış açısı sağlayabiliyor. Ancak ülkemizde maalesef bu konu çok yanlış algılanıp, çok yanlış uygulanıyor. Bu konuda ortaya olumsuz eleştiriler koyabileceğim sayısız başlık var ama bunun detaylarına girmeyeceğim. Muhtemelen siz zaten, yukarıda faydalarını saydığım bileşenlerin, ülkemizde ne kadar yanlış ve manipülatif şekilde çalıştığını benden çok daha iyi biliyorsunuzdur.
Sevgiler,
Çağan